FARZET Kİ ÖLDÜN

İstersen gel bir beş dakika ölümü
düşünelim…
AZRAİL hiç hazırlıksız geldi dikildi
başına....
Ama senin ölümünü nasıl mı? Şöyle:
Düşün ki hiç hesapta olmayan, hep
ertelediğin, ölüm; sana genç yaşta
geldi…
Kılmadığın namazlar, herşey bir
anda gözlerinin önünden geçti.
Dünyada AKLINDAN GEÇİRDİĞİN
HAYALLER BİR
ANDA SİLİNDİ BEYNİNDEN SADECE
aklına İslam
için yapmadığın es geçtiğin şeyler geldi sorgu
sual esnasında ki durumun geçti
gözlerinin
önünden...
VE azrail Çırpınışına bakmadan
Ruhunu çekmeye başladı parmaklarının
Ucundan...
Nefes hırıltılarının sesi korkutucu..
VE artık Ruhun bedenden ayrıldı...
Bedenin de
HAREKET KALMADI.. Eve haber saldılar; çocuğunuz
hakkın
rahmetine kavuştu…
Aldılar seni sana özel tek kişilik
odaya
ağırladılar… Morgdasın…
Buz gibi bir mekân…
Birazdan sevdiklerin başına üşüşüp
ağlayacaklar…
Beyaz kefenin başucu en yakının
tarafından açılıyor…
Seni gören fenalık geçiriyor…
Sana can veremiyorlar…
Sen morgda bir kişilik yeri işgal
ederken
boyuna göre küçük yatağın (kabrin) çoktan
hazırlanmış…
Ölümü düşünmemişken işte ölüme
adım attın
hiç ummadığın bir zamanda...
O geceyi tüyleri diken diken eden yerde
geçirirken sıcacık yatağın korku
salacak
evdekilere…
Rahmetlinin yatağıydı diyecekler…
O odan korku salacak… En sevdiklerin bile korkacak
senden, Hareket
etmeyen bedenin onlara korku
filmi gibi
gelecek Halbuki müdafasız kendini
savunamayan bir et yığını olduğunu
unutacaklar... En sevdiğin kucağına
aldığın
çocukların yanaşamayacak yanına
sokulamayacak bedenine korkacak
senden... Ölümün birçok kişiye kısa zamanda
unutacakları önemli dersler verir…
Ölümünle kimi dul kalacak, kimi
yetim…
Kimine evlat acısı tattıracaksın,
kimine adını koyamadığımız acılar…
ALLAH RAHMET EYLESİN DİYECEKLER
ARDINDAN....
Sen hala o soğuk yerdeyken
cenazenin
kılınacağı camii ve kılınacak namaz vakti
belirlenmiş ve kısa bir zaman
diliminde yakın
çevrene bildirilmiştir…
Cepten arayanlara şu ses ne güzel
mesaj verirdi:
"Aradığınız kişiye ulaşılamıyor…
Lütfen tekrar denemeyiniz. Ona
artık
ulaşamazsınız…
O artık dünyalı değil… Lütfen numarasını silin…''
Numaran anında silinir…
Telefonlardaki numaran ölüm
kokar…
Sen morgdayken ölüm ve ölümün
konuşulacak evlerde… Ne kabare programları güldürür ne
de savaş
görüntüleri üzer…
Gündemde sen varsın… Ölümün
var…
Şu konuşmalar çok işitildi: _ Acaba sıra kimde?
_ Senden sonra acaba kimin adı
okunacak?
_ Daha dün görüşmüştüm!
_ Hala inanamıyorum!
_ Demek ki ölümün yaşı yok! _ Bir gün biz de öleceğiz…
Ve sabah olur…
Dünyada bir gün bile kalmana razı
olmazlar…
En sevdiğin kişiler seninle gelmez
kabire mesala,
AMELLERİNLE BAŞ BAŞA KALIRSIN..
NE BİR YARDIMCIN OLUR BENİ
KURTARIN
DİYECEĞİN NE BİR AİLEN,
ALLAH'IM deyip inlesende kimseden zerre
fayda olmaz sana...
İlk kez varlığın sıkıntı verir…
Sen hala oracıktayken ğasilhane
kapısına adın
yazılır… Orası ne hamamdır ne de evindeki
banyo…
Ömürde bir defa yıkanılan bir
yerdir orası…
Buz tutmuş bedenin sıcak sular
altında çözülürken tenine dokunanlara
unutamayacaklar ı bir ürperti
verirsin…
Ve ölümünden sonra ikinci durağın
olan
tahtadan yapılmış bir binek kapı önünde seni
bekliyor…
Ömürde bir defa binilen tek
binektir o…
Ve iki üç kişinin yardımıyla cansız
bedenin tabuta koyulurken kılını dahi
kıpırdatamayaca ksın…
Yine ömründe ilk ve son kez
bineceğin bir
araba sana özel kiralanmış…
Ve yola koyuluyorsun… Canlılar arasında kıvrıla kıvrıla ölüm
dansı
yaparak en azından Cuma kıldığın
camiye
geliyorsun…
Daha doğusu getiriyorlar… O kalabalıkta tek ölü sensin…
Ve sana ölü muamelesi
yapacaklar…
Çünkü sen ölmüşsün…
Musalla taşı…
Taşların en ürperteni! Taşların en acımasızı!
Taşların en soğuğu!
Senin için toplanan kalabalık, öne
geçmen için
yol açıyor…
Ve o taş kim bilir kaçıncı konuğunu ağırlıyor!
Ne ölüler geçti o tezgâhtan!
Senin oradaki varlığın bir sünnet
namazına
vesile… Kılınan namazdan sonra;
Rahmetliyi nasıl bilirdiniz? Sorusuna seni
tanıyan da
tanımayanda iyi bilirdik derler.
İşlediğin
günahları gözlerinin önüne
getirdiğinde iyi ki bilmiyorlar dersin…
Ürperttiysem bana kızma! Bu,
senin, dünya
hayatına yeni bir bakış açısı
yakalaman
içindi… Çünkü ölümü düşünmek az hata
yapmanı
sağlar…
ÖLÜMÜ UNUTMA EY KARDEŞİM
ÇÜNKÜ O ANİ
GELİR... HAZIRLIKLI OL... ÖLÜM ÇOK YAKIN.


DAHA FAZLASI İÇİN TIKLA

HAK YOLCUSU